You are currently viewing Bağdatlı Ruhi’nin Gazelleri
  • Post comments:0 Yorum

Bağdatlı Ruhi’nin Gazelleri

Bağdatlı Ruhi biyografisi için TIKLAYINIZ

Gör Zâhidi Kim Sâhib-i İrşâd Olayım Der

Gör zâhidi kim sâhib-i irşâd olayım der
Dün mektebe vardı bugün üstâd olayım der

Meyhânede ister yıkılup olmağı vîrân
Bîçâre harâb olmadan âbâd olayım der

Elden komasun câm-ı meyi gül gibi bir dem
Her kim ki bu gamhânede dilşâd olayım der

Bir serv-kadün bende-i efgendesi olsun
Âlemde o kim gussadan âzâd olayım der

Ömrün geçirüp kûh-ı belâda dil-i şeydâ
Berhem-zen-i hengâme-i Ferhâd olayım der

Vasl istemeyüp hicr ile hoş geçdügi bu kim
Miskîn gam-ı cânâneye mu‘tâd olayım der

Gezdi yürüdi bulmadı bir eglenicek yer
Min-ba‘d yine âzim-i Bağdâd olayım der

Bağdâd sadefdür güheri dürr-i Necef’dür
Yanında anun dürr ü güher seng-i hazefdür

Hoş Gûşe-i Zevk İdi Safâ Ehline Âlem

Hoş gûşe-i zevk idi safâ ehline âlem
Bir hâl ile sürseydi eğer ömrünü Âdem

Sıhhat sonu derd olmasa vuslat sonu hicrân
Nûş âhiri nîş olmasa sûr âhiri mâtem

Bu âlem-i fânîde safâyı ol eder kim
Yeksân ola yanında eğer zevk ü eğer gam

Dâim ola hem-sohbet-i rindân- kadeh-nûş
Vârın koya meydâna eğer bîş ü eğer kem

Sûfî ki safâda geçinür Mâlik-i Dînâr
Bir dirhemini alsan olur hâtırı derhem

Zâhir bu ki âhir yeri hâk olsa gerekdir
Ger dîrheme muhtaç ola ger mâlik-i dirhem

Mey sun bize sâkî içelim rağmına anın
Kim cehli ile bilmediği yerden urur dem

Her münkir-i keyfiyet -i erbab-ı harâbât
Öz aklı ile hakkı diler kim bula heyhât

Sanman Bizi Kim Şîre-i Engûr İle Mestiz

Sanman bizi kim şîre-i engûr ile mestiz
Biz ehli harâbâtdanız mest-i Elest’iz

Ter-dâmen olanlar bizi âlûde sanır lîk
Bizi mâil-i bûs-ı leb-i câm ü kef-i destiz

Sadrın gözedüp neyliyelim bezm-i cihânın
Pây-ı hum-ı meydir yerimiz bâde-perestiz

Mâil değiliz kimsenin âzârına ammâ
Hâtır-şirken-i zâhid-i peymane-şikestiz

Erbâb-ı garaz bizden irâğ olduğu yeğdir
Düşmez yere zîrâ okumuz sâhib-i şastız

Bu âlem-i fânîde ne mîr ü ne gedâyız
Âlâlara âlâlanırız pest ile pestiz

Hem-kâse-i erbâb-ı diliz arbedemiz yok
Meyhânedeyiz gerçi velî aşk ile mestiz

***

Bizi üzüm suyu ile sarhoş oldu sanmayın.
Biz meyhane sakinleriyiz ama bezm-i elest sarhoşlarıyız

Etekleri bulaşmış olanlar bizi de bulaşmış sanırlar ama.
Biz yalnızca aşk kadehinin dudağını ve elin ayasını öpmeğe düşkünüz.

Bu dünya toplantısında başköşeyi gözleyip de ne yapalım!
Biz şaraba taparız. Yerimiz meyhanedeki şarap küpünün dibidir.

Biz kimseyi incitme, gönlünü kırma niyetinde değiliz, ama.
Aşk kadehini kıran ham sofunun, hatırını kırarız.

Garaz sahiplerinin bizden uzak olması iyidir.
Çünkü biz şast sahibiyiz, okumuz yere düşmez.

Bu fani dünyada ne efendi ne de köleyiz.
Büyüklenenlere büyüklenir, alçak gönüllülerle alçak gönüllü oluruz.

Gönül ehliyle kadeh arkadaşıyız. Kimseyle kavgamız yok.
Her ne kadar meyhanedeysek de ilahî aşk ile sarhoşuz.

Şast: Okçuların başparmaklarına taktıkları yüzük

Sâki Getir Ol Badeyi Kim Dâfi-i Gamdır

Sâki getir ol badeyi kim dâfi-i gamdır
Saykal vur o mir’âta ki pür-jeng-i elemdir

Dil-besteleriz bizden irâğ eyleme bir dem
Ol bâdeyi kim nûr-ı dil ü dîde-i Cem’dir

Ey hâce fenâ ehline zinhâr ululanma
Dervîşi bu mülkün şeh-i bî-hayl ü haşemdir

Hâk ol ki Hudâ mertebeni eyleye âlî
Tâc-ı ser-i âlemdir o kim hâk-i kademdir

Gel doğrulalım meygedeye rağmına anın
Kim bâr-ı riyâdan kad-i bergeştesi hamdır

Mey sun bize sakî biziz ol kavm ki derler
Rindânı sabûhî-zede-i bezm-i kıdemdir

Bu nazmı Peyâmî’den işit hâle münâsip
Kim zübde-i yârân-ı sühandân-ı Acem’dir

‘Mâ rindî sabûhî-zede-i bezm-i Elestim
Pîş ez-heme sâgar-keş ü bîş ez-heme mestîm’*

* (‘Biz, Elest meclisinin sabah şarabını içmiş, herkesten evvel o şarabın tortusunu çekmiş ve herkesten ziyade sarhoş olmuş rindleriz…’)

Yuf Hârına Dehrin Gül-i Gülzârına Hem Yuf

Yuf hârına dehrin gül-i gülzârına hem yuf
Ağyârına yuf yâr-ı cefâkârına hem yuf

Çün ehl-i vücudün yeri sahrâ-yi ademdir
Yuf kaafile vü kaafile-sâlârına hem yuf

Zî-kıymet olunca nidelim câh ü celâli
Yuf anı satan dûna hırîdârına hem yuf

Ârif ki ola müdbir ü nâdân ola mukbil
İkbâline yuf âlemin idbârına hem yuf

Çarh-ı feleğin sa’dine vü nahsine lâ’net
Kevkeblerinin sâbit ü seyyârına hem yuf

Çün oldu harâm ehl-i Hak a dünya vü ukba
Cehd eyle ne ukbâ ola hâtırda ne dünyâ

Sanmanız Kim Mihnet-i Hicranı Andım Ağladım

Sanmanız kim mihnet-i hicranı andım ağladım
Zevk-i vaslıyla geçen devranı andım ağladım

Gösterip cevrinden ağyara şikayet suretin
Subh olunca dün gece cananı andım ağladım

Vaiz eşkim havf-ı duzahdan sanır bilmez ki ben
Dilde olan ateş-i suzanı andım ağladım

Kimi tiğinden kimi hançerinden ağladı
Ben biraz ol gamze-i fettanı andım ağladım

Dam-ı gamdan olduğumdan giryemi sanman ki yar
Gayrılarla ettiği seyranı andım ağladım

Arz-ı mihrinden rakibin hande el verdi bana
Dildeki suz-ı gam-ı pinhanı andım ağladım

Himmet-i hubanı gördüm zikr eder erbab-ı aşk
Sevdiğimden gördüğüm ihsanı andım ağladım

Ruhiya gülşende gördüm gülden ağlar andelip
Ben heman ol gonce-i handanı andım ağladım

Bağdatlı Ruhi

Etiketler, bağdatlı Ruhi, gazel, bağdatlı ruhi gazelleri, Bağdatlı Ruhi Sözleri, Bağdatlı Rûhî gazelleri, Bağdatlı Rûhî Terkibi Bend, Bağdatlı Rûhî Divanı Pdf, Bağdatlı Ruhi şiirleri günümüz Türkçesiyle, Bağdatlı Ruhi Şikâyetname, Bağdatlı Rûhî eksilmede, Bağdatlı Ruhi Eserleri, Bağdatlı Ruhi Divanı, Bağdatlı ruhi mersiye, Ruhi Divanı Pdf, Bağdatlı Rûhî Terkibi Bend,

Bir cevap yazın