Modern Türk hikayeciliğinin önde gelen yazarlarından olan Sait Faik Abasıyanık’ın biribirinden güzel öykü ve hikayelerini bu kategori de bulabilirsiniz.
Hikaye "Birtakım İnsanlar"
Sait Faik ABASIYANIK
Gece saat on ikiyi on geçiyor. Taksim’de saatin altında tramvayı bekliyorum. Öyle olmasa, bu kadar ince eleyip sık dokumaya lüzum görmez; vakit gece yarısını geçmişti, derdim.
Sait Faik Abasıyanık Kimdir? Eserleri, Edebi Kişiliği ve Biyografisi
Sait Faik Abasıyanık Türk öykü ve roman yazarıdır. Aynı zamanda da şairdir. Özellikle Türk edebiyatında çağdaş hikayeciliğe önemli katkıları olmuş olan yazardır.
1906 yılında Adapazarı'nda doğmuştur. Takma adı Adalı'dı
Hikaye "Stelyanos Hrisopulos Gemisi"
Hikaye: Kış, Ada'nın sahillerine lodoslarla beraber gelirdi. Kocayemiş ağaçlarının çamlarla birleştiği adanın lodos tarafında
Hikaye: “Bazen Zordur Çocuk Olmak”
Annen var mı senin?
– Var tabiî.
– Ne iş yapar?
– Çamaşıra gidiyor.
– Sen ne olacaksın büyüyünce? (daha&helliip;)
Sait Faik Hikayeleri; Bir Hastalık Hikaye Oku: Benzerlerine pek yakında rastlanacağına göre, demek daha virüsüne antibiyotikler tesir etmiyor. O halde bu korkunç hastalık insan nesillerinden binde birine çaresiz yapışacak. Korkunç sıfatıyla sıfatladığıma bakmayın! Bu hastalık yalnız tutulmayanlar için öyledir. Tutulanlar için tadına varılamaz, korkunç surette zevkli bir hastalıktır. Evet, pek zevklidir. O kadar zevklidir ki,…
Sait Faik Hikayeleri; “Bir Sonbahar Akşamı”
Hikaye oku;
Nedir bu kuş, bilmem ki? Sonbaharda bulutlar turunç renklidir. Sonbaharda yapraklar konuşur. Lodoslu İstanbul denizi ne baş döndürücü şeydir! Bir lodoslu günde vapura atlayıp her ipin, her madenin ıslık çaldığı bir vapurda Adalara gidip gelirim. Akşamüstü bazen Köprü´nün ortasında durup Sultan Selim´in arkasındaki bulutlarda kırmızı rengin oyunlarını seyrederken, bir sahra vahasında muazzam bir şehir, bir eski Bağdat, bulutlardaki deniz muharebesini seyrederdim. Tramvaylar o şehri taşır, vapurlar o bulutlar şehrinin muhariplerini götürür, biz, bu hakikî şehrin sakinleri, tiyatro seyircileri gibi sessiz, âdeta geçenler bile durmuş gibi olur, seyrederiz. (daha&helliip;)
Sait Faik Hikayelerinden; “İki Kişiye Bir Hikaye”
Hikaye Oku;
Topal martı ile balıkçının konuştukları bile, işitilmemişse de, görülmüştür. Önce martının laf attığına kalıbımı basarım. Ne dediğini söyle deseler söyleyemem ama, işin başka türlü olmasına; diyeceğim, ilk balıkçının martıya laf atmasının mümkünü yoktur. Martının ne dediğini bırakalım. Balıkçıyı konuşturalım.
Martı:
Balıkçı: (daha&helliip;)
Hikaye Oku; “Üçüncü Mevki”
Hikaye Oku; Vagonun içindeki altı kişiden bir tanesi dayanamadı ve yanındakine:
– Gideceğim yol uzak, dedi.
Yanındaki, göz kapakları yarı açık, uykulu kara gözlü bir adamdı. Sapanca Gölü bu adamın gözlerinin içinde pürüzsüz, dalgasız, bir damla ışık ve cam gibi parıldadı. Sordu:
– Neresi? (daha&helliip;)
Sait Faik Hikayeleri; “Bir Takım İnsanlar”
Hikaye Oku; Gece saat on ikiyi geçiyor. Taksim’de saatin altında tramvay bekliyorum. Öyle olmasa bu kadar ince eleyip sık dokumaya lüzum görmez; vakit gece yarısını geçmişti, derdim.
Epey oluyor. Baharın bu soğuk günlerinde, şu devam eden kıştan bir buz gibi gece hatırıma geliyor. O zamanlar daha bahardan haber bile yoktu. Şimdi ne kadar olsa sisin ve yağmurun hatta soğuğun içinde insanı şaşırtan ve başını döndüren bir koku var. O zamanlar daha Camlı Köşk’ün camlarını ve hanende ilânlarının mavi ışığını üşüterek geçen buz gibi bir rüzgâr esiyordu. (daha&helliip;)
Sait Faik Hikayeleri; “Yağmurlu Hikaye”
Hikaye Oku; Sinemadan çıktığım zaman yağmur yine başlamıştı. Ne yapacağım? Küfrettim. Ana avrat küfrettim. Canım bir yürümek istiyordu ki… Şoförün biri:
— Atikali, Atikali! diye bağırdı.
Gider miyim Atikali’ye gecenin bu saatinde, giderim. Atladım şoförün yanına. Dere tepe düz gittik. Otomobilin buğulu, damlalı camlarında kırmızı, sarı, yeşil, türlü ışıklar görerek, bir renk dalgası içinde Atikali’ye vardık. (daha&helliip;)
Sait Faik Hikayeleri; “Son Kuşlar”
Hikaye Oku; Kış Adanın bir tarafında yerleşebilmek için rüzgarlarını poyraz, yıldız poyraz, maystro, dramudana, gün doğusu, batı karayel, karayel halinde seferber ettiği zaman; öteki yakada yaz, daha pılısını pırtısını toplamamış, bir kenara oldukça mahzun bir göçmen gibi oturmuştur. Gitmekle gitmemek arasında sallanır bir halde, elinde bir pasaport, çıkınında üç beş altın, bekleyen bu güzel yüzlü göçmen tazeyi benden başka bu adada seven hemen hiç kimse yoktur, diyebilirim
—Övünmek için değil—. (daha&helliip;)
Sait Faik Hikayelerinden; “Çarşıya İnemem”
Hikaye Oku;
Sanki yazı yazmaya yeniden başlıyorum. Aylardan beri elime kalem almadım. Alsaydın sanki bir şey mi yumurtlayacaktın? Sanmam. İyi oldu! Doğrusu buna ben de memnunum. Ama bu akşam neden beni her şey oturup bir şeyler karalamaya zorluyor? Hani biraz daha dişimi sıksam, yalan da söyleyebileceğim. Beni, bilmediğim bir şey zorladı diyeceğim. Değil. Hep böyle olur. Bir vapur beklerken, iki ayağım bir pabuçta iken yazı yazarım.
Sanki birisi sormuş: “Nasıl yazarsınız?” diye de konuşuyormuşum gibi hal aldığıma aldırmayın. Nasıl yazı yazarım onu incelemiyorum. Şu akşamımı didikliyorum. Şu san bakkal kâğıdına karşı sıkıntıdan oturduğumu itiraf etmeliyim. (daha&helliip;)
Sait Faik Hikayeleri; Yılan Uykusu
Hikaye Oku; İşte karşı karşıyasın. İşte o da senin gibi; elli ayaklı, kaşlı gözlü, sıhhatli hasta, sarışın esmer, kafası var, saçları var, kirpikleri var, yalan söyleyen ağzı var. Yüzünde küçük küçük kavga, taş, düşme izleri. Yaramaz bir çocukluğun her şeysi, ufak ufak her şeysi. İşte elleri, parmakları, işte ayakları. Kim bu? İnsanoğlu! Senin gibi tıpkı tıpkısına apaynı. (daha&helliip;)
Sait Faik Hikayeleri; Sokaktan Geçen Kadın
Hikaye: Soluk, güzel yüzlü bir kadındı. Sarı denecek kadar açık, berrak gözlerinin kenarlarında dost, arkadaş, ahbap bir ifade vardı. Her hoşuma giden yüze gözlerimi açarak bakarım. Gözlerimdeki bozukluğu doktora göstermiş değilim. Kadını geçtikten sonra bile düşünmeme sebep bana acır gibi bakması oldu. “Ah bu gözlerim,” dedim… Gözlerime daha bir takım ağır lâflar edeceğimi sanıyordum. Birdenbire kafamda başka düğmeler çevrildi. Başka ışıklar yandı. Gerilere doğru sürüklendiğimi hissettim. Hızla çevriliyor(d)um. Gençliğimin bir kısmını geçirdiğim bir kasaba gözümde canlanıverdi: (daha&helliip;)
Hikaye Oku; Edebiyatımızın önemli öykü yazarlarından Sait Faik’in öykülerinden biri olan Sinağrit Baba, kurgusuyla, şiirsel anlatımıyla, verdiği mesajlarla mutlaka üzerinde düşünülerek okunması gereken edebiyat tarihimizin en güzel örneklerinden biridir. (daha&helliip;)